19 Kasım 2011 Cumartesi

Sana ihtiyacım var ..

 Ne kadar da uzun zaman geçti.Sen yine aynısın . Bense çok değiştim..
Sen parçalara ayrılmak nedir bilir misin ? Uykudan ağlayarak kalkıp sevdiğinin adını sayıklamayı ? Sen beni hiç sevmedin , tek bildiğin bu bence .Bütün günahları toplayıp sırtına gittin.Eğer affedilmeyecek günah kul hakkıysa ,sen hakkımı aldın gittin.Boş yere bir insanı oyaladın,duygularıyla oynadın.Sonra da arkana bile bakmadan gittin.Gideceksen niye geldin ? Çok mutlu oluruz biz diyordun,mutlu edemedim mi seni.Ne yaptım mesela , çok sevdim diye mi mutlu olamadın?
Bütün hayatım senin gelmenle bitti.Ve hala anlamlı bir şey olmuyor.Ne kadar acı çektiğimin farkında mısın bilmiyorum.Geçen seni aradım , numaran kullanım dışıydı.Zaten konuşamazdım ki.Sırf senin kokun sindi diye,ellerin değdi diye atamadığım onca şey var.Silemediğim fotoğraflar var.Benim telefon ayarımı sen düzenledin diye , bu ayarı bozan personelle tartıştım.Hiç birinden haberin yok biliyorum.Olsa da sevecek misin sanki.

 Bir insan nasıl yalan söyleyebilir .Sevmek dışında sana ne yapmış olabilirim.Beni sevdiğini aylarca söyledikten sonra nasıl olur da bir an da 'sevemedim' dersin.Seni çok sevdim anlıyor musun?Çektiğim acıları sende bir başkası için çek demek isterdim ,ama bunu diyemiyorum.''Benim seni sevdiğim kadar sevme bir başkasını''.

 Sana ihtiyacım var anlıyor musun beni?Sensiz yapamıyorum.Sadece bir kez olsun sesini duymak istiyorum.Sadece bir kez.O telefonu açmayacağını bile bile aradım .Ama ulaşamadım.Anla beni ne olur ölüyorum.Bir kez olsun ara beni.Canım çok yanıyor,Dayanamıyorum artık.

3 Kasım 2011 Perşembe

Zamanı geri almak !

 Zamanım hep bilinen bir gerçekle geçiyor . Daha ne kadar böyle geçecek hiç bilmiyorum.Ne yapmam gerektiği konusunda da bir fikrim yok.Sevdim olmadı , unutmaya çalıştım olmadı , ölmek istedim olmadı..

 Bugün arkadaşım Meltemle konuştuk.Hala acı çektiğimi söyledim.Uzun uzun sustu..Değer mi ? dedi bana.Seni böyle bırakıp , acı çektiren birine değer mi? Çok haklıydı.Biliyordum ,değmiyordu.Umrunda bile olmadığımı da biliyorum.Hala kaldığı yerden devam ediyor hayatına.Ben hala eskisi gibiyim ama.

 Facebook da engelini kaldırdıktan sonra sadece bir kez baktım profiline.Sabahtan akşama kadar baksam bilecek mi sanki...Her şeyi geçtim onun için yandığımı bile bile arkasına bile bakmayan adama daha ne kadar değer verebilirdim ki artık..

 Ayrıldığımızın ilk iki ayında her gün rüyamda görüyordum Can'ı.Uyandıktan sonra saatlerce ağlıyordum.O gün ölüyordu benim için.İlaçlarla uyuyarak geçiyordu.İkinci Öğretim olduğum için okula gitme derdim de olmuyordu.Cuma günleri için iki buçuk ay okula gitmediğimi biliyorum. Derslerim çok kötüydü.Vizeler ,Finaller
hepsi üst üste geliyordu.Baktım böyle olmayacak ders çalışmaya başladım.İkinci dönem ilk defa Üç kredilik bir ders vermiştim.Hem de dört dersten Üçünü.Sınıfı geçiyorum diye hesaplıyordum.1.75 olan geçme notunu sadece 1.77 ile geçebiliyordum..İngilizceden 90, tarihten 100 alırsam sınıfı geçtim demekti..
 Ama iki puanın sınıfta kalacağıma etki edeceğini hiç düşünmemiştim.İngilizceden 88 aldım harflendirmem bb düştü.Eğer 90 alsaydım ba düşecekti .Tarihten 100 almayı başardım.Yalnız 2 puan benim sınıfı geçememe engeldi.Şimdi 'iyi ki kalmışım'diyorum.Çok şeyi öğrenerek geçeceğimi biliyorum.Vizelere hemen hemen 10 gün kaldı . Çoğu dersimi hallettim umarım iyi geçer sınavlar..

 Çok sonra düşündüm.Bu hale gelecek şekilde kimseye zarar vermemiştim.Ama bütün aksiliklerde beni neden buluyordu ki.Neden bu kadar kötü olabilenlerin hayatı bilinen bir şekilde ilerliyorken, ben geleceğim için bir adım öne geçemiyordum.Derslerim konusunda onu suçlayamazdım , ders çalışmam konusunda çok uyarmıştı beni.Ama ondan başka bir şey görmediğim için çalışmamıştım.Çalıştığımda da toparlayamadım tabi ki.

 Geçen yıla dönebilmek çok isterdim.Hem okulla ilgili konular da hem de Can ile ilgili çoğu şeyi değiştirirdim o zaman.Geçen yıl tam bu zamanlar onunla konuşuyorduk.Bana bir kızla tanıştığını anlatmıştı tam da bu zamanlar.İki gün boyunca mesaj falan atmadım,çok soğuk konuşuyordum.Üçüncü günün sabahında birden soğuk davranmamı yanlış anlayabilir diye konuşmaya başladım.Bu kadar tribi yanlış anlardı.Ondan çok hoşlandığımı anlayabilirdi.Ve tahmin ettiğim gibi anlamıştı ama belli etmiyordu.Bir hafta sonra yanıma gelmek istediğini söyledi.Belli bir gün ayarladık ayın 11inde gelecekti.

 Günler geçmek bilmiyordu.En sonunda ayın 11 i geldi.Heyecandan elim ayağım titriyordu.Serin hava da birden su gibi terliyordum ve aynı şekilde birden buz gibi oluyordum.Saat 11:00 gibi Can mesaj attı. - Yola çıktım.. Son 45 dakika kalmıştı ve arkadaşım Derya ya her an kalbimin duracağını söyledim.
 En sonunda Can geldi.Benim bulunduğum yerde indi.Ve beraber otobüse binip , merkeze gittik.Otobüste yer olmadığı için Can ayakta kaldı.Hiç bir şekilde konuşamadım , konuşurken de yarım yamalak cümle kurduğumun farkındaydım.Derya sürekli mesaj atıyordu.
-Konuş bak , heyecanlanma.
-Sana gülmek yakışıyor , hep gül
-Nasıl gidiyor?
Heyecandan cevap verdim mi , hatırlamıyorum.

 Merkeze varınca gezmek için yürümeye başladık.Genel olarak hep Can konuşuyordu.Gezdik, yemek yedik.Ve sonra ;
Can : Sinemaya gidelim mi ?
-Olur gidelim :)
Filmi de belli bir heyecanla seyrettik.İkinci yarıdan sonra kendimi buzun içindeymişim gibi hissettim.Belki de hayatım da hiç bu kadar üşümemiştim.(O an göz göze geldik ve bana gülümsedi )O an el ele tutuşabilirdik ama bu cesaretimi ikimizde gösteremedik.Eğer böyle bir şey olsaydı, her şey başlamış demekti ama o gün olmadı.Film bittikten sonra biraz daha gezdik,künefe yedik.(Çok daha gezdik,arkadaşı geldi tanıştım)Yürüyerek otobüs duraklarına doğru yürüdük.Otobüse binince konu müzikten açıldı.Bir kaç şarkı gönderdi telefonuma.Bir tanesini çok beğendim Bu Şehir ' i .Otobüsten indik ve onu yolcu edecektim.Arkası arkasına otobüsler geçiyordu ama Onun bineceği otobüsün gelmesini hiç istemedim.15 dakika kadar bekledik en son P. geldi.Oraya varınca mesaj at dedim.P. bindi ve el salladı.

 Bugün bu şekilde devam etti.Arkadaşlarım okuldan geldi.Her şeyi anlattım bir heyecanla..İnşallah bir şeylere başlarsınız dediler.Saat 22:00 gibi Canla mesajlaşıyorduk.Ben de bir yandan valizimi düzenliyordum.Sabaha evime gidecektim.Telefona pek bakamadım o an.Baktığım zaman gördüğüm mesaj karşısında çok sevinmiştim.
-Bugün çok tatlıydın , çok güzel olmuştun.Ve çok güzel bir gün geçirdik , teşekkür ederim şeker .. yazıyordu
Ben-Çok teşekkür ederim.Evet güzel bir gündü , iyi vakit geçirdik diye yanıtladım

Keşke her şey bu kadar güzel devam edebilseydi.Ne yazık ki olmadı.Olmadı işte hiç bir zaman da olamayacak.Olmasın yapacak bir şey yok.Ama sadece çıkmaya başlamadığımız , her şeyin bir masumiyetten ibaret olduğu o günü tekrar yaşamak isterdim ...